31 Mart 2013

Hamilelik Güncesi 'Bizden bildiriyorum 10-11. hafta'




Hamileyken seyahat...
Uçak ile yurt dışı seyahatine çıkmadan önce ( ki çok uzak bir yer değil 3 saatlik bir yolculuk), herkes çok dikkatli olmamı söyledi çünkü hepimizin bildiği gibi hamileliğin ilk 3 ayı biraz riskli. Hatta annem oldukça panik yaptı ‘Ne gerek var ki şimdi bu yolculuğa falan’ dedi:) Ama doktoruma danıştığımda bir  sorun olmayacağını iletti. Yolculuğa çıkmadan önce beni zorlayacak tek konunun çok sık tuvalete gitmek olabileceğini düşündüm ki hakikaten en zor kısmı o oldu.
Özellikle havaalanı ve uçağa binme kısmına kadar her anı değerlendirip tuvalete gittim ve uçağa biner binmez, uçakta yemek servisi yapılmadan hemen önce ve yemek servisinden hemen sonra:) Çünkü normal durumda öteleme imkanınız var ama hamileyken asla ‘biraz daha tutayım’ diyemiyorsunuz. Yani beni biraz bile beklemek inanılmaz derecede rahatsız ediyor, o nedenle biraz bile  olduğunu hissettiğin anda tuvalete gidiyorum.
Onun dışında diğer bir konu beslenmek. Çok fazla yemek alternatifi bulabildiğimi söyleyemem ve tabii ki normal seyahatlerinizde ‘ aa bu ne acaba , şunu da bir deneyim, aman bir tadayım ne olacak ki vs :)’ durumu hamileyken olmadığı için herşeyin ne olduğunu iyice anlayarak yemeniz gerekiyor. O açıdan biraz tek düze beslenmem gerekti. Atıştırmalık olarak yanımda götürdüğüm cevizlerim hayat kurtarıcım oldu. Anladım ki mutlaka her seyahatte ceviz, fındık çantada bolca taşımak gerekiyor yoksa çok sağlıklı olmayan tuzlu krakerlere mahkum kalıyorsunuz.
Diğer bir konu, havaalanında ki x-ray cihazları. Hamileyken uçak yolculuğunda dikkat edilmesi gereken en önemli konu. Alışveriş merkezlerinin girişinde olan cihazların hiç bir riski olmadığını ama havaalanındakilerin oldukça etkili olduğunu öğrendim. O nedenle cihazlardan geçmeden hamile olduğunuzu söylüyorsunuz ve el ile arama yapıyorlar. Her ne kadar hoş olmasa da. O nedenle ben oldukça fazla bir sayıda elle arandım:)
10. haftam işte böyle bir seyahat ile geçti, peki bebi bu haftada neler yaşamış:)


Embriyon cenin oluyor. Bütün organları oluşmuştur, olmaları gereken yerdedir  ve bu bütünsel bir organizmaya artık cenin denecektir.
Göz kapakları artık gözleri örtebilecek derecede gelişmiştir.Gözleri kapalı olsa da, artık ‘uyanıyor’, göz kırpabiliyor ve ağzını açabiliyor :)
Boyu ise 3 cm.
Geldiiiiiiik 11. Haftaya. En kööötüüüü haftam, nedeni kusmalarım :(

Tam artık mide bulantılarım ve kusmalarım herhalde azalır diyordum ki bu hafta zirve yaptım. Her yemek sonrası olmasa da yediğim her şey beni inanılmaz derecede rahatsız etmeye ve sonra da kusmama neden oldu. Tabi ki öncesinde gelen öğürmeler inanılmaz yorucu ve sinir bozucuydu hatta bir kaç kere sinirim çok bozulduğu için ağladım. Bir de ne zaman ve nerede geleceği belli olmaması insanı gerçekten çok zor duruma sokuyor. İş yerinde, eğitimde, yolda yürürken, arabada vs. her an her yerdeJ 
Sonrasında aklıma ‘Acaba bu hafta bebeğin saçları mı oluşuyor’ diye düşünürken gerçekten de gelişim kitabında   saçların bu hafta çıktığını okudum. Aslında kusmamın bir anda başlamış olması biraz da endişelendirmişti beni. Acaba yolunda gitmeyen bir şeyler mi var diye düşünmeye başlamıştım ama kitapta da okuyunca rahatladım.
Herkes bir gün de mide bulantılarının ve öğürmelerin bir gün de kesileceğini söylüyor, umuyorum aynen öyle olur.
Haftaya doktor randevumuz var ve ikili tarama testini de yaptıracağız. Peki ‘ İkili tarama testi’nedir ?
2000 yılından itibaren dünyada ve ülkemizde kullanıma giren ilk trimester tarama testinin amacı down sendromunun erken gebelik haftalarında yakalanmasıdır. İkili tarama testi, ikili test, ilk trimester tarama testi, 11-14 hafta tarama testi veya double test olarak da bilinmektedir. İngilizce'de"double screening test" olarak da geçmektedir. 
İkili testte nelere bakılır?
Son adet tarihine göre 11-14. gebelik haftaları arasında uygulanan testte anne adayından kan alınarak serbest β-HCG (HCG de yalnızca gebelikte salgılanan bir hormondur) ve PAPP-A  (PAPP- A, yalnızca gebelikte bulunan "gebeliğe özgü" bir proteindir). biyokimyasal değerlerine bakılır. 
Ayrıca ultrasonda bebeğin ense derisi içinde bulunan sıvının ölçümü de yapılmaktadır. Bu ölçüme "ense kalınlığı" (NT) adı verilir.
Anlaşıldığı üzere oldukça önemli bir test, inşallah herhangi bir risk çıkmaz ve bebişim sağlıklı bir şekilde büyümeye devam eder.
Geldiiiiiiiiiiiiik cinsiyet konusuna:)

Haftaya gideceğim doktor randevusunda yüksek ihtimalle cinsiyetinin de belirlenebileceğini öğrendim. Çok heyecanlıııııııııııııııııııııı... Ben içime doğanı söylüyorum erkek, eşim kız istiyor ama o da erkek olacağını söylüyor. Beni gören herkes oğlum olacağını söylüyor ama kısmet. En başta sağlık geliyor gerisi boş. Beni okuyanların bebeğimin cinsiyeti ilgili fikirlerini alabilirim:)
Bebişe bağlanıyorum ;

Bebeğin el ve ayak tırnakları gelişmeye başlar, saç folikülleri oluşur.Kulaklar kafanın iki yanındaki nihai konumuna doğru ilerliyor, gözdeki iris tabakası bu hafta gelişmeye başlıyor. Bu hafta bebeğin tüm cüssesinin yaklaşık yarısını kafası oluşturuyor. 
Bebeğin cinsiyet organları bu hafta hızla gelişiyor. Önce, henüz kız ya da erkek olduğu belli olmasa da küçük bir doku parçası bebeğin dış cinsel organlarını oluşturur, ardından da bu doku penise veya klitoris ve büyük vajinal dudaklara (labia majör) dönüşür. Bu haftanın sonunda bebeğinizin dış cinsel organları teşhis edilebilir. 
Bebeğin uzunluğu : 4 cm
Ağırlığı 7 gram  
Benden bildiriyorum;
Kilo:58
Bel ağrısı: Hem bel hem sırt ağrısı ama zaman zaman
Acıkma: Kusmalarımdan dolayı hiç bir şey yiyesim yok , Allah’tan acıkmalarımda çok sık değil.
Haftaya görüşmek üzere,
Sevgiyle kalın,
Paris

23 Mart 2013

Bebeklerde Gece Uyanmaları

Bu yazıyı engin tecrubelerimle yazmak için çok bekledim ama maalesef ki süper anne olurken tökezledim:)  Bu geceleri uyanma işi çekilmez oldukça, daha çok kafa yormam gerektiğini ve araştırmalara başlamam gerektiğini anladım. Aman dedim ne olsa daha ne kadar emecek ki deyip gece uyanmalarına aldırış etmedim. Uykusuz anne olarak iş hayatıma devam ederken  bir yandan da fedakarlığımla gurur duyarak oğlumu her gece defalarca emzirdim. Hele de diş çıkarma evrelerinde uyanmaları gitgide artarken oğlumun canını yanıyor diye, bazen de acısını unutsun rahatlasın diye emzirdim. Son 2 haftadır uykusuzluk beni ve sütümü etkilemeye başlayınca başladım irdelemeye yine:)




Kitaplarda okumama rağmen (Tracy Hogg- Bebek bakım sorunlarına mucizevi çözümler) oğlumun beni derin uykuya geçerken bir araç olarak kullandığı gerçeğini kabul etmem zaman aldı. Hatta insanlarla konuşurken ' aaa çocuk emmeden uyumuyor mu, sallamadan uyumuyor mu yada emzik olmadı mı uyanıyor mu deyip derin uykuya gecerken bir araç olmadan demek ki uyuyamıyor' bile deyip yardımcı olmaya bile çalıştıklarım oldu. Hatta eşime ' Bebek mızmızlandığında hemen memeyi ağzına tıkmamak lazım, biz öğretiyoruz ona nasıl uyuması gerektiğini, bebek nerden bilsin ne zaman nasıl uyuması gerektiğini' bile demişliğim var..

Nasıl geldik bu sancılı sürece..Aslında herşey mükemmeldi..




Oğluma daha 2 haftalıkken geceyle gündüzü ayırt etmesi için taktikler uyguladık, ve her gece aynı saatte aynı rutinlerle uyuttum. Hiç bir gün şaşmadan yıkadım, tulumunu giydirdim, öptüm ve uyuttum. Ta ki işe başlayana kadar (Rüzgar 1 yaşına geldiğinde), hayatımıza bakıcı faktörü girene kadar.. Bakıcı uyutamayınca oğlumu yatakta sallamaya başladı, sonra geceleri de sallanarak uyumak istemeye başladı baktım durum fenalaşıyor sallanan yatağı yok ettim..Sancılı bir süreçten sonra yeniden eskisi gibi yatağında pış pış diyerek uyumaya başladı. Sanki pış pış demesem uyumayacak işte :) Sonra da gece uyanmaları arttı. Büyüme sürecinde olduğu için dedim.Doymuyor galiba dedim. Oğlum emsin beslensin diye emzirdim. Sonra beslenme düzenini gözden geçirdim. Doktorumuzun da tavsiyesiyle, akşamları protein ağırlıklı beslemeye başladım ( sindirimi daha zor, geç acıkır diye).. bir iki hafta daha az uyandı..Son iki haftadır sürekli uyanıp emmek isteyince anladım ki oğlum artık beni kullanıyor uyumak için.. Uyumak istiyor ama uyuyamıyor emmeden..

Peki bu gerçeği nasıl değiştireceğim. Oğlumu sütten kesmek te istemiyorum..

Gelelim planıma,

1- Oğlumu sütten kesmeli miyim? İlk önce buna karar vermeliyim.Ya da sadece belirli saatler dışında mı emzirmeli miyim?
2-Kesin kararlar vermeliyim. Çünkü bir gün emzirip diğer gün emzirmezsem çocuğumun psikolojisi bozulur. Yani ilk önce ben kararlı olmalıyım.
3. Çocuğum için doğru olanı yaptığıma, ona eziyet etmediğime inanmalıyım. Çok ağlayacak çoookkk:( Her dakika emmesini yoksa deliksiz uyuması mı daha sağlıklı!!
4.Uzun vadeli düşünüp ( ailece deliksiz uyku 14 ay oldu inanamıyorum), motivasyonumu yüksek tutmalıyım..
5. En önemlisi eşimden full destek almalıyım çünkü ağladığında dayanamayacağımı tahmin ediyorum..

Planlar kafamda hazır ama ben bu sürece hazır mıyım?Off yine herşey anneye düşüyor. Oğlumun deliksiz derin uykulara dalması için yine iş başa düştü.
En yakın zamanda uygulamaları yaparken karşılaştıklarımı sizlerle paylaşacağım yeter ki uykusuz bebek kalmasın:) tabii bide uykusuz annee:))

13 Mart 2013

Hamilelik Güncesi 'Bizden bildiriyorum 9. hafta'


Eveeeet mide bulantılarım yok diye konuştum durdum, al sana dedi minik bebiş:) Bu hafta yemeklerden önce/sonra ne zaman geleceği belli olmayan mide bulantılarım vardı. Hatta mide bulantısı, öğürme şeklinde devam etti. Sadece 1 güne özel olarak kusmamda oldu. Ne kadar güzel şeyler anlatıyorum değil mi? Ama maalesef bu bir bebek hikayesi neler yaşıyorum bilmeniz lazım. Eminim benden çok daha kötü hamilelikleri olanlar bana diyordur ki bunlarda ne ki. Çünkü biliyorum, duyuyorum ilk 3 ayını yatakta geçiren , hiç bir şey yiyemeyen ve ya her yediğinde kusan anneler var. Gerçekten bu 3 aylık dönemde, Allah herkese sağlık sıhhat versin çünkü insanı oldukça yoruyor.

Peki bu mide bulantılar neden dolayı meydana geliyor? Yaptığım ufak çaplı araştırmalar sonunda anladım ki , aslında bunun nedeni çokta bilinmiyor ama herkesin ortak görüşü, genlerinin %50’si farklı bir canlıdan( yani bu baba oluyor:)  oluşan bir cisimi vucüt yabancı bir madde olarak algılıyor ve vücuttan atmaya çabalıyor ama aynı zamanda da öyle iyi bakıyor öyle iyi koruyor ki, onu 9 ay boyunca inanılmaz bir şekilde besliyor. İşte bu ilk 3 ay o yabancı cisme alışma dönemi.

Bu hafta bahsettiğim mide bulantılarımın bana yaşattığı anormal bir duygusal değişimde oldu. Bir akşam eşimle film izlerken sürekli midem bulanıyordu ve gerçekten ne yapsam ne yesem geçmiyordu. Neyse hep yok saymaya çalışarak filmi izlemeye devam ettim. Filmimizde biraz duygusaldı ama öyle insanı yıkıp geçen inanılmaz duygusallıkta bir film değildi. Filmin son sahnelerinde, duygusallık biraz tırmandı ve ben bir anda başladım ağlamaya.Ama nasıl ağlıyorum sanki inanılmaz kötü bir haber almışım ve yıkılmışım:) Eşim şaşırdı, ‘Filme mi bu kadar ağlıyorsun, iyi misin’ dedi. Ben, başladım daha fazla ağlamaya ve ‘iyi değilim iyi olamıyorum, midem bulanıyor, kötüyüm, hep mi böyle olacağım’ vs diye konuştukça ağlamam da arttı ama inanın çok rahatladım:) Eşimde bir panik, neyse beni rahatlatmaya çalıştı ve limonlu soda yaptı, onu da içinde biraz daha kendime geldim. Çok yakın bir arkadaşım, Adile Naşit’in komik filmlerini bile izlediğinde habire ağladığını söylemişti haha neyse ki benim patlamam duygusal bir filmde yaşandı.






                                               Aynen bu durumdaydım :)

Ve sonra bir yer de aşağıda ki yazıyı okudum;

Bu dönemlerde anne adayının duygu durumunda dalgalanmalar çok sık görülür. Kendinizi zaman zaman melankolik zaman zaman da çok mutlu hissedebilirsiniz. Bu çok normal bir durumdur...


Bu hafta bir de diş etlerimde hassasiyet,diş etlerimde kızarıklık ve özellikle fırçalarken canım çok acıyordu ve onu da araştırdım ki ;

Vücutta ki kan hacmi ve kan dolaşımın artması ile diş etlerinde esnemeler olabilir.Hem gelişen bebeğinizin dişleri hem de kendi diş etlerinizin sağlığı için yeteri kadar flor aldığınızdan emin olmalısınız. Çünkü bebeğinizin daha fazla kalsiyuma ihtiyacı olacaktır, bebeğinizin diş tomurcuklarının gelişimi 10. haftada tamamlamaktadır.Kan hacminiz arttığı için cildinize yakın toplardamarlarda koyulaşmalar fark edebilirsiniz.Bu hafta 3. ayın başladığı hafta ve bebek artık embriyo olarak değil cenin(fetüs) olarak adlandırılıyor, yani artık insan görümünde. Alt şekilde gördüğünüz gibi;









Bebekte neler oluyor?

Fertilizasyondan 47-48 gün sonra ilk kez beyin dalgaları üretilmeye başlar. Kafa dik durumdadır ve iç kulakta denge sağlayan kısımlar gelişir. Dudakların gelişimi tamamlanır. Gözler kapalıdır. Kalp gelişimini büyük ölçüde tamamlar. Gövdenin dışında gelişmiş olan bağırsaklar karın boşluğu içine doğru iyice hareket ederler. Diz ve ayak belirginleşir. Ayak parmakları ve tırnakları belli olur. Kaslar güçlenir. Kız bebeklerde klitoris erkek bebeklerde ise penis gelişir.
Bebeğiniz erkekse testisleri erkeklik hormonu testosteron üretmeye başlamıştır.Hemen hemen bütün eklemler ve kasların oluşumu tamamlandığı için bebek artık su kesesi içinde hareket etmeye başlar, ancak bu hareketler sizin hissetmeniz için yeterli değildir.
Boy: 3.1-4.2 cm. Ağırlık: 5 gr dır.
Benden bildiriyorum:
Kilo : 57 (Bu haftadan sonra kilolar artmaya başlayacakmış)
Ciltte problem : Yok
Sırt ağrısı: Ara sıra

Not: Bu hafta doktorumun takvisiyesi ile vitamin hapına başladım. Her gün bir tane içiyorum.
Görüşmek üzere:)
Sevgiyle kalın,
Paris



7 Mart 2013

Hamilelik Güncesi 'Bizden bildiriyorum 8. hafta'



2. ayın bittiği hafta...Ayları bitiren haftalar en güzel haftalar, sanki bebek asıl büyümesini o haftalarda tamamlıyormuş gibi hissediyorum Bu hafta yaşadıklarım, (belki artık alışmış olmanında verdiği bir psikoloji ile) normaldi benim için. Yine öğürmelerim ve uyku halim devam etti ancak sanıyorum artık ilk zamanlarda ki gibi bunu inanılmaz büyük bir olay haline getirmiyorum. ‘Sabret geçececek’ diyorum, başka şeylere odaklanıyorum.

Hep kitaplarda okuduğum bir konu vardı. Normal periyotta, regl olacağınız gün karında bir ağrı olabilir. Vücut otomatiğe bağlamış bir şekilde hastalanmasanızda, hastalanıyormuşsunuz gibi işlemeye devam ediyor. Benim de tam bu hafta aynı şekilde sadece 1 gün süren bir karın ağrım oldu ve güne baktım, tamda hastalanmam gereken gün Vücudumuz inanılmaz bir sistemle çalışıyor ve buna hamilelik döneminde çok daha fazla şahit oluyorsunuz. Tabii ki bu herkeste olan bir durum değil bu arada, böyle bir ağrı yaşamayanlar paniğe kapılmasın ya da şiddetli ağrılar yaşayanlar nornal diye nitelendirmesin. Çünkü doktorların dediğine göre, karın ağrısı çok değişik nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabiliyor ve hem bebeğin hem de annenin sağlığını tehdit eden bir durum olabiliyor. Şiddetli ağrılar var ise mutlaka doktora danışmak önemli.

Bu hafta pskolojik olarakta kendimi daha iyi hissediyorum. Duygusal olarak çok fazla gel gitlerim kalmadı hatta artık iyice anne moduna girdim ve bebek arabası bile bakmaya başladım haha. Biliyorum ki daha çok erken ama yakın zamanda yapacağım bazı yurt dışı seyehatlerinde Türkiye’ye göre daha ucuza alabileceğimizi düşünerek araştırmalar yapıyorum. Daha doğrusu eşim bu konuda benden daha meraklı , bana markaları öneren o oldu
Yaptığım araştırmalar sonucunda beni en çooooook cezbeden Orbit G2 oldu. 360 derece dönebilmesi ve tek elle kapanabiliyor olması çok hoşuma gitti.









Orbit, Amerika menşeli bir marka o nedenle Amerika’da bir çok ünlününde tercihiymiş.





Orbit kullanan ve beni okuyan anneler varsa lütfen tecrübelerini paylaşsınlar:)

Bu hafta bebişte neler olmuş peki?

Kendisi artık aşağıdaki fotoğrafta ki gibi


Beyin ve kafa hızla büyümeye devam ediyor. Göz kapakları kıvrım şeklinde ayırt edilebilir. Alt çene belirginleşmeye başlar. Omurilik gelişimini sürdürür.Üst damak farklılaşır. Burnun ucu oluşur. Dişetlerinin altında dişler gelişimini başlatır. Yemek borusu farklılaşır ve nefes borusundan ayrılır. Kalp içinde kapakçıklar fark edilmeye başlar. Kalbin 4 odacığı ayırt edilebilir. Akciğerler yemek borusunun iki yanında yer alırlar. Böbrek oluşmaya başlar. Kollar silindirik şekilde uzamaya başlarken uçlarında el ayaları belirmeye başlar. Kollarda sinir iletimi başlar. Yine kollar kıvrımlanır. Bu kıvrım gelecekteki dirsektir.
Belli başlı bütün iç organlar oluşmuştur. Kol ve bacaklar uzamıştır, ancak el ve ayak parmakları henüz birbirinden ayrılmamıştır. Henüz hissetmeseniz de bebek hareketlenmiştir. Boy: 2,5 cm (badem çekirdeği kadar), Ağırlık: 2 gr.


Benden bildiriyorum:

Kilo : 57

Ciltte problem : Yok .(Bu hafta bir çok kişide ergenlik döneminde ki gibi sivilcelerin çıkması normalmiş ancak bende çok şükür ki hiç bir sivilce çıkmadı)

Sırt ağrısı: Evet, bu hafta sırtım çok ağrıdı

Bazı yiyeceklere karşı tiksinme de söz konusu, balık kesinlikle yiyemiyorum onun yerine doktorumun tavsiyesi ile balık yağı hapı kullanıyorum.

Not: Farkettiyseniz ismimi başından itibaren yazmadım, hamileliğim henüz iş çevrem tarafından bilinmediği için yazmak istemedim ama bu durum, gizemli bir blogger olmak hoşuma da gitti, belki paylaşacağım ilk fotom bebeğim kucağımda doğum fotom olur haha:)
O nedenle artık sizlere, Paris ismiyle yazılarımı yazacağım...

Önümüzdeki yepyeni haftada görüşmek üzere
Sevgiyle kalın,
Paris